Ana Kütle

Girişimsel Radyoloji

Girişimsel Radyoloji Bölümünde Uygulanan Tanısal ve Tedaviye Yönelik İşlemler
I: Vasküler/Damar İçinden: 
a: Periferik Atardamar ve Toplardamar Girişimleri 
b: Beyin ve Omurilik Damar Girişimleri (Girişimsel Nöroradyoloji)
c: Minimal İnvazif Kanser Girişimleri (Girişimsel Onkoloji)
II: Non-vasküler: Vücut Boşluklarında Yapılan Tedaviler  
                                       I.Vasküler (Damarsal) Girişimsel Yöntemler

         a.Periferik Atardamar ve Toplardamar Girişimleri

Tanısal Anjiyografi (Arteriografi/Venografi)
Vücuttaki atardamar (arter) ya da toplardamarların (ven) içerisine iyotlu kontrast madde ya da böbrek hastalığı olanlarda karbondioksit verilmesi ile
yapılan, darlık, tıkanıklık, tromboz (pıhtılaşma) ve anevrizma (genişleme/baloncuk) gibi damarsal hastalıkların ya da arteriovenöz malformasyon gibi
damardan zengin kitlelerin tanısında kullanılan bir girişimsel yöntemidir.

Lenfanjiografi / Lenfatik Embolizasyon
Genellikle bazı özellikli ameliyatlar sonrası gelişen lenfatik kaçakların tanısı ve tedavisi amacıyla, lenfatik kanallara ya da lenf nodlarına özel ilaçlar
verilerek lenfatik sistemin görüntülenmesi ve lenfatik kaçakların kapatılması yöntemidir. Balon Anjioplasti, Atardamar ve Toplardamar Stentleme
Balon anjioplasti kalp damarları dışında vücuttaki diğer bütün damarlardaki darlıkların ve tıkanıklıkların, ilaçlı ya da ilaçsız balonlar yardımıyla
genişletilmesi ya da açılması yöntemidir. Stentleme ise darlık ve tıkanıklıkların damar içine yerleştirilebilen boru şeklindeki metalik tıbbi donanımlar
ile giderilmesi yöntemidir.

Aterektomi (Damar Tıraşlama), Trombektomi (Pıhtı Çıkarma) ve Tromboliz (Pıhtı Eritme)
Atardamar ve toplardamarların içerisinde oluşan pıhtıların ilaçlar ya da tıbbi cihazlar yardımı ile tıraşlanması, eritilmesi veya damar dışına
çıkarılması işlemleridir.

Diyabetik Ayak Yaraları ve Buerger Hastalığında Tedaviler
Diyabetik ayak gelişen hastalarda iyileşmeyen yaraların altında yatan nedenlerden biri de damar darlık ve tıkanıklığına bağlı kan akımının yetersizliğidir.
Diyabetik ayak hastalarında mutlaka damarların değerlendirilmesi, mevcut ise darlık ve tıkanıklıkların giderilmesi gerekir. Bu tür riskler giderilmezse
diyabetik ayak ilerleyici olup organ kaybına yol açabilmektedir. Sigara kullanımına bağlı gelişen bir periferik arter hastalığı olan Buerger hastalığında
ise hastanın yürüdüğünde gelişen bacak ağrısı (kladikasyo) nedeniyle yürüme mesafesinde kısalmaya neden olan damar darlık ve tıkanıklıklarının
benzer şekilde giderilmesi gerekmektedir. Buerger hastalığı sigara içen erkeklerde izlenen, tedavisinde sigara içmenin mutlaka bırakılması gereken bir
inflamatuar damar hastalığıdır. Aktif sigara içenlerde endovasküler (balon) tedavisinin başarı oranı düşüktür.
Girişimsel radyolojide damar darlık ve tıkanıklıkları saptandığı takdir de bunlara yönelik balon anjiyoplasti ve stent yerleştirilmesi yapılabilmektedir.
Periferik arterlerin (atardamarların) tedavisinde aortadan başlanarak bacak arterlerine (iliak, femoral… arterlere) balon anjiyoplasti ve stent yerleştirilmektedir.
Baldır arterinlerdeki darlık ve tıkanıklıklar da günümüzde balon ve stent teknolojileri ile tedavi edilebilmektedir. Ayak bileği düzeyindeki darlıklara ulaşabilen
yeni teknoloji ürünü balonlar sayesinde ayak damarlarında (arterler-atardamar) akım sağlanabilmekte ve amputasyon engellenebilmektedir.
Yeni teknoloji ürünü pıhtı çıkarıcı-trombektomi ve plak çıkarıcı-aterektomi sistemleri ile damar tıkanıklarına yol açan trombüs ve aterom plakları da
temizlenebilmektedir.

Diyaliz Fistül Darlık ya da Tıkanıklıklarının Tedavisi
Mevcut diyaliz fistüllerinin etkili çalışmasına engel olan darlık veya tıkanıklıklarının tedavisi girişimsel radyoloji tarafından anjiyoplasti yöntemleriyle
yapılabilmektedir. Mevcut fistülün devamlılığı çok önemlidir çünkü vücutta fistül oluşturulacak belli sayıda damar mevcuttur. Tıkanma belirtileri başlar
başlamaz yapılan balon tedavileri fistül ömrünü uzatır.

Embolizasyon (Tıkama)
Vücutta hastalığa neden olan bir bölgeyi, organı ya da kitleyi besleyen damarları geçici ya da kalıcı olarak tıkama işlemidir. Örnek olarak gastrointestinal
sistem (sindirim sistemi) kanamalarında ve hemoptizide (öksürük ve balgam ile kan gelmesi) kanamanın durdurulması için ilgili damarın seçici olarak
tıkanması, bir travma ya da hastalık sonrası iç kanama ya da kas içi kanamaya neden olan damarın tıkanması ve damarsal kitlelerin küçültülmesi,
kaybolması ya da ameliyatı kolaylaştırmak için besleyen damarların tıkanması verilebilir. Adenomiyozis Embolizasyonu
Rahmin en iç katmanı olan endometriyum tabakasının miyometriyum tabakasına doğru büyümesi ile ortaya çıkan adenomiyozis, ağrılı ve/veya uzamış
adet süresine neden olan bir durumdur. Girişimsel radyolojik yöntemler ile rahmi besleyen atardamarların embolizasyonu yoluyla adenomiyozisin
beslenmesi engellenerek şikâyetlerde düzelme sağlanabilmektedir.

Miyom Embolizasyonu
Kadınlarda oldukça sık rastlanan, ağrı ve kanama gibi şikâyetlere neden olan miyomların bir kısmı beslendiği damarların embolizasyonu (tıkanması)
yoluyla ameliyatsız olarak küçültülebilmekte ve şikayetler azaltılabilmektedir.

Prostat Bezi Embolizasyonu
Bu yöntemde prostat bezi büyümesinde, prostat bezini besleyen atardamarlara yönelik embolizasyon (tıkama) işlemi sonrasında prostat bezinde küçülme
ve hastanın şikâyetlerinde düzelme sağlanabilmektedir. Komplikasyon oranı yok denecek kadar azdır. Cinsel fonksiyonlara negatif etkisi bulunmamaktadır.

Pelvik Konjesyon ve Varikosel Tedavisi
Ağrı ya da üreme bozukluklarına neden olabilen üreme organlarının toplardamarlarının genişlemesi durumunda, bu toplardamarların içerisine
girilerek yapılan embolizasyon (tıkama) işlemi sonucunda şikâyetlerde düzelme sağlanabilmektedir.

Hemoroid (Basur) Tedavisi (Hemoroidal Arter Embolizasyonu)
Hemoroidal arter embolizasyon (basura neden olan damarların atardamar yoluyla tıkanması) yöntemi, ameliyat gerekliliğini ortadan kaldıran, kısa süren,
konforlu ve hastaneye yatışı gerektirmeyen bir tedavi yöntemidir.
Eklem Ağrılarında Embolizasyon
-Orta Düzey Diz Kireçlenmesine Bağlı Diz Ağrısı (Genikulat Arter Embolizasyonu)
-Golfçü Dirseği ve Tenisçi Dirseği (Medial ve Lateral Epikondilit)
-Donmuş Omuz
Gibi ağrılı eklem hastalıklarında üç aydan daha uzun süren ve ağrı kesicilere yanıt vermeyen durumlarda uygulanabilir. Doğru hasta seçimi ile iki yıldan
uzun süre etkili olmaktadır. (Omurga hastalıklarında bu yöntem uygulanmamaktadır.)

Vasküler Malformasyonların (Damar Anomalileri) ve Hemanjiomların tedavisi
Vücudun organ veya dokuları içinde görülen damar yumakları ve iyi huylu tümörler, damar içinden ve/veya ciltten ince bir iğne yoluyla tek seferde veya
seanslar halinde tedavi edilebilmektedir.

Vena Kava Filtresi
Bacaklarda oluşan derin ven trombozu (toplardamar pıhtılaşması) sonrası hayatı tehdit eden pulmoner emboliyi (akciğere pıhtı atması) önlemek amacıyla,
vücudun ana toplardamarı olan vena kavanın içerisine kanın geçişine izin veren ancak pıhtı parçacıklarını süzen filtre yerleştirilmesi işlemidir.

Venöz Örnekleme (Adrenal ve İnferior Petrozal Sinüs)
Hipofiz ve böbrek üstü bezi gibi hormon salgılayan organlarda yeri tıbbi görüntüleme yöntemleri ile belirlenemeyen ve hormon salgılayan tümörlerin yerini
belirlemek amacıyla hormonun salgılandığı toplardamarlar içerisinden kan örnekleri alınması işlemleridir. İnferior petrozal sinüs ve sürrenal ven örneklemesi
bu yönteme örnek verilebilir.

Varis Tedavisi
Bacakların yüzeyel toplardamarlarındaki geriye doğru kaçaklar (yetmezlikler) sonucu oluşan varislerin tedavisi yine damar içinden radyofrekans ablasyon
ve skleroterapi yöntemleri ile yapılabilmekte, hastalarda bulunan ağrı ve bacaklardaki görüntü bozukluğu tedavi edilebilmektedir.

TIPS (Transjuguler İntrahepatik Portosistemik Şant)
Karaciğer sirozunda karaciğerde gerçekleşen fibrozise bağlı olarak sindirim sisteminden karaciğere kan taşıyan ve portal ven olarak adlandırılan
damarlarda direnç artışı (Portal Hipertansiyon) ortaya çıkmaktadır. Portal hipertansiyon sonucunda ortaya çıkan mide ve yemek borusu etrafındaki varislerden kaynaklanan kanamaları ve karın içerisinde biriken suyu (asit) azaltmak ya da ortadan kaldırmak amacıyla karaciğer içindeki portal ven ile karaciğerdeki kanı vena kava yoluyla kalbe götüren hepatik ven arasında bağlantı kurmak amacıyla stent yerleştirerek portal vendeki direnci düşürme
yöntemidir.

b.Nöroradyolojik Girişimler (Girişimsel Nöroradyoloji)

Tanısal Anjiyografi (Arteriografi/Venografi)
Boyun ve beyindeki atardamar ya da toplardamarların içerisine iyotlu kontrast madde verilmesi ile yapılan, darlık, tıkanıklık, tromboz (pıhtılaşma) ve
anevrizma (genişleme/baloncuk) gibi damarsal hastalıkların ya da arteriovenöz malformasyon gibi damardan zengin kitlelerin tanısında kullanılan bir
girişimsel yöntemidir.

Karotis Arter Stentleme (Şah Damarı Darlıklarının Stent ile Açılması)
Beynimizi besleyen ana damar olan şah damarı, damar sertleşmesine bağlı daralma ve tıkanmalardan çok etkilenen bir damardır. Şah damarı daralması
-tıkanması halinde beyne yeterli kan gitmemesi nedeniyle ya da darlıktan koparak beyne giden parçacıklara bağlı olarak geçici felç, görme kaybı,
konuşamama, çok ciddi kalıcı felç ve hatta yaşam kaybı ortaya çıkabilir. Daralma hafif ise yani damarda %70’ten az daralma varsa risk düşüktür ve ilaç
tedavisi yeterlidir. Boyun atardamarındaki daralma %70 den fazla ise beyne pıhtı atma ihtimali daha yüksektir ve genellikle darlığın düzeltilmesi ya da
giderilmesi gerekir. Tedavisi damar içinden yapılmaya uygun hastalarda anjiografi sırasında darlık gösterilir ve ardından özel bir filtre yerleştirilerek işlem
sırasında beyne parça kaçma ihtimali azaltılır, sonrasında güvenli olarak yapılan stent ve balon uygulamaları ile darlık açılır. Hasta işlem sonrası hemen
yatağına döner ve bir gecelik hastane takibi sonrası taburcu olur.

İnme (Felç) Tedavisi
Beyin damarlarında oluşan ve inmeye neden olan pıhtıların aspirasyon veya pıhtı çıkarıcı stentler ile çıkarılması yöntemidir.
Konuşma bozukluğu, kol ve bacakta güçsüzlük, ağızda kayma, görme kaybı gibi belirtiler gösteren felç, acil tedavi gerektirmektedir. İlk 6-8 saat içinde
müdahale edilebilen ve beyin dokusuna tekrar kan gitmesi sağlanabilen hastalarda, felç tamamen ya da çok az hasarla düzelebilir.

Beyin Anevrizmaları (Baloncuk) Tedavisi
Beyin damarlarında oluşan, subaraknoid kanamaya (SAK) neden olabilen ve kanamaya neden olduğu zaman ölümcül olabilen baloncukların anestezi
altında anjiyografi yöntemiyle tedavisi işlemidir.
Girişimsel nöroradyologlar bu işlemi anjiyografi ünitesinde hasta genel anestezi altındayken gerçekleştirir. Ameliyat kesisi yapılmadan iğne ile kasıktaki
atardamara girilir. Çeşitli kateter, mikrokateter ve teller ile anevrizma içerisine girilir. Mikrokateter içerisinden yerleştirilen platin sarmallar (koil) ile anevrizma
tıkanır ve içerisine kan girmesi engellenir. Bazı vakalarda koilleme işlemine yardımcı olmak ve anevrizma komşuluğundaki normal damarları korumak için
stent ya da balon da kullanılabilir. Sonuç olarak embolizasyon işlemi sayesinde beyin anevrizmaları açık ameliyata gerek olmaksızın tedavi edilir ve kanama
riski engellenir.

Beyin ve Spinal AVM (Damar Yumağı)-AVF (Atardamar -Toplardamar Arası Anormal Bağlantılar) Embolizasyonu 
Normal durumda atardamarlar ve toplardamarlar çok ince kılcal damarlar ile birbirleriyle bağlantı kurarlar. Kılcal damarlar vücuttaki bütün dokulara
ve hücrelere kanı ulaştıran besleyici damarlardır. Arteriovenöz malformasyon (AVM) daha çok doğuştan gelen veya doğumdan sonra da ortaya
çıkabilen atardamar ile toplardamarların normal kılcal damarlar olmadan doğrudan ilişki içinde olup bir yumak oluşturmasıdır. Genellikle yaş ile beraber
bu damar yumakları büyüme eğilimindedir. Besleyici kılcal damarlar olmadığı için AVM bulunan yerlerdeki dokuda beslenme bozukluğuna bağlı nöbet
geçirme gibi bulgular ya da AVM içindeki zayıflamış duvarlı damarların yırtılarak beyin kanamasına neden olması gibi hayatı tehdit eden durumlar ortaya
çıkabilir. Girişimsel radyoloji tarafından yapılan damar içi tedavi ile yumuşak ve ince mikrokateterler ile damar yumağı içine özel embolizan (tıkayıcı) ilaç
enjekte edilir. Bu şekilde damar yumaklarının kapanmasıyla da sonrasında yapılacak olan cerrahi ya da ışın tedavilerine kolaylık sağlamak için küçülmesi
sağlanabilmektedir.

Orta Meningeal Arter Embolizasyonu 
Sık tekrarlayan subdural hemorajilerde MMA (orta meningeal arter) embolize edilerek rekürrenslerin önüne geçilebilir.
Retinoblastom Tedavisi
Retinoblastomu olan pediatrik olgularda oftalmik arter içinden kemoterapötik maddenin hedefe direk enjeksiyonudur.
Epidural Kan Yaması
Omurga kanalı zarındaki yırtıkların neden olduğu şiddetli baş ağrılarında hastanın kendi kanı kanal dışına verilerek yırtık kapatılır.
Vertebroplasti/Kifoplasti
Omurganın çökme kırıklarında hasarlı omurga içine kemik çimentosu verilerek yapılan, ağrıyı kesen ve stabilizasyonu sağlayan yöntemdir.

c.Onkolojik Girişimler (Minimal İnvazif Kanser Tedavileri / Girişimsel Onkoloji)

Perkütan Tümör Tedavileri
-RF (Radyofrekans) Ablasyon
-Mikrodalga Ablasyon
-Kriyoablasyon (Dondurma)

Başlıca karaciğer, böbrek, tiroid, meme ve kemik gibi organlarda oluşan belli bir sayıda ve boyutta olan iyi huylu, kötü huylu ya da metastatik tümörlerin
ciltten küçük bir kesi ile gönderilen iğneler yardımıyla yakılması (radyofrekans/mikrodalga ablasyon) ya da dondurulması (kriyoablasyon) yöntemleridir.
Bu yöntemle tedavi edilen hastalıklara örnek olarak karaciğer, akciğer ve böbrekteki kötü huylu tümörler ve kemikte yer alan osteoid osteom gibi ağrıya
neden olan iyi huylu tümörler verilebilir.

Transarteriyel Kemoembolizasyon (TAKE) ve Radyoembolizasyon (TARE)
Karaciğer ve safra yolu tümörleri ile başka organ ve sistem kanserlerinin karaciğer metastazlarının (yayılım) tedavi ve kontrolünde kullanılan bu
yöntemler ile tümörü besleyen atardamarların içerisine girilerek kemoterapi ilaçları (TAKE) ya da radyasyon içeren tanecikler (TARE) tümör yatağına
verilir. Bu sayede tedavi etkisini artırmak ve yan etkileri azaltmak mümkün olmaktadır.

II.Non-Vasküler (Damarsal Olmayan) Girişimsel Yöntemler

Biyopsi
Akciğer, karaciğer, pankreas, böbrek, tiroid bezi, meme, yumuşak dokular, kemik ve lenf nodları gibi vücuttaki birçok doku ve organdan görüntüleme
yöntemleri kılavuzluğunda biyopsi alınabilmesi hastalıkların tanısını koymaya yardımcı olmakta ve çoğu işlemin lokal anestezi ile ağrısız, hastaneye
yatmaya gerek kalmadan ve damar yaralanmalarını en aza indirerek kısa sürede ve düşük riskle yapılabilmesini sağlamaktadır. Biyopsi ile beraber TG,
PTH, Kalsitonin wash out (yıkama)teknikleri ile tiroid ve paratiroid bezi hastalıkları daha başarılı bir şekilde belirlenebilmektedir.

Drenaj
Vücut boşluklarında ve organların içerisinde çeşitli enfeksiyonlar ya da ameliyatlara bağlı oluşan sıvı ya da iltihapların (abse) kateter yoluyla boşaltılması,
enfeksiyonun yayılımı ve ilerlemesini durdurmak ve antibiyotik tedavisinin daha etkili olmasına yardımcı olmak için uygulanan bir yöntemdir.
Drenaj
Vücut boşluklarında ve organların içerisinde çeşitli enfeksiyonlar ya da ameliyatlara bağlı oluşan sıvı ya da iltihapların (abse) kateter yoluyla boşaltılması,
enfeksiyonun yayılımı ve ilerlemesini durdurmak ve antibiyotik tedavisinin daha etkili olmasına yardımcı olmak için uygulanan bir yöntemdir.

İşaretleme
Özellikle meme ve lenf nodları başta olmak üzere vücuttaki doku ya da organlarda şüphe duyulan kitle veya bölgelerin, ameliyatlarda üç boyutlu yer
belirlemeye(stereotaksi) yardımcı olması ya da radyoterapiye (ışın tedavisi) kılavuzluk etmesi amacıyla tel, radyoaktif işaretli madde veya mikrosarma
gibi donanımlar ile işaretlenmesi yöntemidir. 

PTK (Perkütan Transhepatik Kolanjiyografi) ve Safra Kesesi-Yolu Girişimleri
Safra kesesinde iltihap (kolesistit) olduğunda bu iltihabın boşaltılması için gereken hastalarda safra kesesine drenaj kateteri takılabilmektedir (kolesistostomi).
Bölümümüzde ayrıca safra yollarındaki tıkanıklıkların kateterler, balonlar ya da stentler yardımıyla genişletilmesi (bilier dilatasyon) ve taşların çıkarılması
işlemleri de yapılabilmektedir.

Üriner Sistem Girişimleri
-Antegrad Pyelografi
-Nefrostomi
-Üreteral stentleme/Double J kateter Takılması

Tümör, taş ya da ameliyatlara bağlı idrar yollarında oluşan darlık ve tıkanıklıklar sonucu böbrekte idrar birikiminde (hidronefroz), böbreğin sağlıklı
çalışabilmesi amacıyla idrarın geçici ya da kalıcı olarak kateterler yardımıyla dışarı alınması (nefrostomi) veya stentler yardımıyla idrar yollarının genişletilmesi işlemleridir.

Diyaliz Kateteri ve PORT Yerleştirilmesi
Geçici ya da kalıcı (tünelli) diyaliz kateterlerinin yerleştirilmesi girişimsel radyoloji bölümü tarafından görüntüleme eşliğinde yapılabilmektedir.
Ayrıca kemoterapi uygulaması ve kök hücre nakli gibi benzer durumlarda kullanılabilen ve cilt altına yerleştirilen venöz portlarının takılması
görüntüleme eşliğinde yapılabilmektedir.

Kemik tümörlerinde RF ablasyon ve Çimento Uygulama
Aşırı ağrıya yol açan kemiğe sıçramış başka bölge kanserlerinde lokalize ağrıyı gidermek ve kemiğin kırılmasını engellemek için uygulanan palyatif
amaçlı işlemdir. Osteoid osteoma denen iyi huylu tümörlerde de RF başarısı çok yüksek ameliyatsız tedavi yöntemidir.

Girişimsel Radyoloji Z blokta bulunmaktadır.

İletişim: 0332 310 50 00 Dahili: 51252

Doktorlarımız:

Uzm. Dr. Necat İSLAMOĞLU

Uzm. Dr. Mehmet Çağrı DANIŞMAN

Uzm. Dr. Ali Can YALÇIN

19 Aralık 2023