Tüm dünyada prevalansı giderek artan fazla kiloluluk ve obezite ciddi bir
toplum sağlığı sorunudur ve ülke ekonomilerini de olumsuz etkilemektedir.
Obezite bir çok ciddi hastalığa yol açmasının yanı sıra yaşam kalitesinin
bozulmasına ve erken ölümlere de neden olmaktadır.1
Çağımızın önemli bir sağlık sorunu haline gelmiş olan obezite bir çok
uzmanlık dalını ilgilendiren kronik ve tekrarlayan bir durumdur. Obezite
kontrol girişimleri, uzun soluklu olarak planlanması gereken; aynı zamanda
sağlık, eğitim, iletişim, beslenme ve egzersiz gibi birçok alanı doğrudan
ilgilendiren geniş kapsamlı bir çalışmadır. Bu nedenle, fazla kilo ve obezite
ile mücadele farklı disiplinlerden oluşan geniş kapsamlı bir ekip tarafından
çok yönlü bir yaklaşımla yürütülmelidir.2
Obezite tedavisinde amaç, obeziteye ilişkin morbidite ve mortalite risklerini
azaltmak, bireye yeterli ve dengeli beslenme alışkanlığı kazandırmak ve
yaşam kalitesini yükseltmektir. Ancak, tam olarak iyileşme enderdir; verilen
kilonun hızla geri alınması sıklıkla görülmektedir. Kilo veren kişilerin ancak
%5’i ulaştıkları kiloyu koruyabilmekte, büyük bir çoğunluğu ise tekrar kilo
almaktadır.2
Obezitede, beslenme tedavisi ve fiziksel aktivitenin arttırılması ile birlikte
davranış değişikliği tedavisi kesinlikle gereklidir. Beslenme tedavisinde
bireyin koşullarına, ihtiyaçlarına ve günlük yaşamına uygun doğru ve kalıcı
beslenme alışkanlıkları kazandırılmalı ve yanlış beslenme alışkanlıkları
değiştirilmelidir. Fiziksel etkinliklerin arttırılmasına yönelik öneriler de,
mutlaka bireyselleştirilmeli ve sürdürülebilirliği takip edilmelidir.2
4
Bu sürecin ayrılmaz bir parçası da sosyal ve psikolojik destektir. Obez
hastaların geçmişleri çok sayıda başarısız girişim, tekrar kilo alma ve
hayal kırıklığı öyküleri ile doludur. Dolayısıyla, ağır bir psikolojik travma
yaşamış veya halen yaşamakta olan bir obez hastanın, yeni bir kilo kontrolü
programına dahil olabilmesi için, bu programa inanması ve kendisini hazır
hissetmesi çok önemlidir. Hastaları yargılamak ve onlarda suçluluk hissi
uyandırmak, obezite tedavisinde başarı sağlamaz. Kalıcı ve etkili bir kilo
kontrolü sağlayabilmenin birinci koşulu, bireyde başarabileceği duygusunu
uyandırıp motivasyonunu sağlamaktır. Bu ancak, hem sağlık kuruluşunun
hem de yakın çevrenin desteğiyle sağlanabilir. Uygun endikasyonlar
olduğunda, farmakolojik ve cerrahi tedaviler de önemli yararlar sağlayabilir.2
Bu eğitim, takip ve tedavi programı, multidisipliner bir ekip aracılığıyla çok
yönlü yaklaşımla fazla kilolu ve obez bireylerin istenen kiloya ulaşmalarına,
kilolarını korumalarına ve sağlıklı bir yaşam sürmelerine yardımcı olmak
amacıyla hazırlanmıştır.