2 yıl önce idrar kaçırma şikâyetiyle hastanemizin Üroloji Kliniği’ne başvuran 58 yaşındaki hastamız, hastanemizde geçirdiği ameliyat sonrası erken teşhis sayesinde sağlığına kavuştu.
Hastamızın, babasında da prostat hastalığı olması nedeniyle, şikâyetlerini ciddiye alarak 2 yıl önce hastanemizin Üroloji Kliniği’ne başvurdu. Yapılan tetkiklerde erken evre prostat kanseri tanısı konulan hastamız, Üroloji Kliniği Doç. Dr. Mustafa Bilal HAMARAT ve Üroloji Uzmanı Dr. Burak YILMAZ tarafından ameliyat edildi.
Doç. Dr. Mustafa Bilal HAMARAT, prostat kanserinin 50 yaş üstü erkeklerde en çok görülen 2 kanser türünden biri olduğunu vurguladı. Prostat kanserinin erken teşhiste olumlu sonuçlar verdiğini dile getirerek: "Özellikle 50 yaş üstü hastalarda PSA testi, prostatın rektal muayenesiyle anormallik varsa prostat kanserinden şüpheleniyoruz. Prostat kanserinde en önemli risk faktörü yaştır. Yaş arttıkça hastaların prostat kanserine yakalanma ihtimali artıyor. Bir diğer risk faktörü genetiktir. Özellikle ailede prostat kanseri öyküsü varsa, hastaların yakalanma riski daha da artıyor. Sadece babada prostat kanseri olması değil, annede de meme kanseri olması riski arttırıyor. Prostat kanserinde erken teşhis önemlidir. Erken teşhis edersek, kanser herhangi bir organa yayılmadan, prostat dokusunu tamamen çıkartarak, hastayı bu kanserden kurtarabiliyoruz. Şikâyeti olmayan 50 yaş üstü erkeklerin üroloji muayenesi olmasında fayda olduğunu vurgulamak gerekir. Şikâyeti beklemek bu hastalıkta maalesef gecikmelere sebep oluyor. Prostat kanseri, kanama ve kemik ağrısı gibi belirtilerle kendini gösterebilir. Bu belirtiler ortaya çıktığında hastalığın çok ilerlediğini görüyoruz.” dedi.
Uzm. Dr. Burak YILMAZ da, 50 yaşını geçmiş hastalarda prostat ve mesaneye yönelik genel tarama yaptıklarını ifade ederek: "Bu tetkikler sonucunda prostat kanseriyle alakalı olabilecek PSA değerinde yükseklik saptandı. Buna yönelik prostat biyopsisi yapıldı ve erken evre prostat kanseri olarak karşımıza çıktı. Erken evre olduğu için tedavimizi prostat kanserini ortadan kaldırmaya yönelik ameliyata karar verdik. Ameliyat başarıyla sonuçlandı. 2 yıllık takipte herhangi bir nüks durumu yok. Hastamızda prostat kanserini erken evrede yakaladığımız için ek tedavi olarak kemoterapi, radyoterapi, ilaç tedavisine de gereksinim duyulmadı." dedi.
Sağlığına kavuşan hastamız: “İdrar kaçırma şikâyetiyle 2 sene önce Konya Şehir Hastanesi Üroloji Kliniğine başvurdum. Babamın da prostat hastalığının olması sebebiyle işi ciddiye aldım. Kanser teşhisi ilk konulduğunda korktum, ancak ameliyat olduktan sonra sağlığıma kavuştum. Erken teşhis sayesinde hastalıktan kurtuldum ve hayatım düzene girdi. İki senedir iyiyim, ağrım ve sancım yok." dedi.